Yaşamak
bir karıncanın topraktaki izi olmak
ya da bir dalı umudun
mihricanın vurduğu
bir türküde otuz yedi ses olmak ya da
halay nefeslerinin unutulduğu
güneşi büyütmek örneğin
bile bile
cılız bir mum alevi olduğunu
bir gülün alında
sevdaya durmak durup dururken
kokusunu yitirse de
inadına gülümsemek ya da
unutmasan da
tuzlu sellerde boğulduğunu
anımsamak belki de
yaşamanın
karanlığı katıp önüne
kovalamak olduğunu
otuz yedi kez kavrulmak belki de
her yıl 2 temmuzu düşünürken
ozanlarını yakan bir ülkenin çocuğu olduğunu.
1 Temmuz 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder