23 Ağustos 2008 Cumartesi

GÖG EKİNİ BİÇMİS GİBİ

“GÖĞ EKİNİ BİÇMİŞ GİBİ…”

Yunus Emre’nin bu sözü, Ahmet Günbaş’ın Erken Ölümlü Şairler Kitabı’nın da bir özeti sanki.

Sayfalar arasında dolaşmaya başlamadan önce bir hüzün dalgası sarıveriyor içimi. Nice şairin ölüm üzerine söylenmiş sözleri daha bir anlam kazanıyor belleğimde:

“Erken giden mintanıyla gömülsün”

Sina Akyol

“Şair olmak zarar ömre”

Ahmet Erhan

“Her ölüm erken ölümdür”

Cemal Süreya

“Yaş otuz beş yolun yarısı eder”

Cahit Sıtkı Tarancı

“Ölüm alışsın artık bize”

Ergin Günçe

“sen bu şiiri okurken

Ben belki başka bir şehirde ölürüm”

Behçet Aysan

“Sevincimi kimler yağmaladıysa

Gövdelerine çakılsın genç tabutum”

Kemal Kale

“Ölüm olsun, intihar olsun; genelinde gözden kaçmayan bir çağrı var genç ölümlerin ölümle özdeş tutumlarında. Ölümü bekleyen, arzulayan dizeler bırakmışlar geride bile bile. Ölümse, o aralıktan içeriye sızmıştır sanki.”diyor Ahmet Günbaş, şairlerin ölüm üstüne söylenmiş dizelerini de örnek göstererek. Ve ekliyor:

“Oysa iyimserlik ustasıdır çoğu. Çünkü şiirin birincil işlevi iyimserliktir. Gerek Rüştü Onur’un Memnuniyet’i halinde, gerekse Orhan Veli Kanık’ın Dalgacı Mahmut’luğunda, her türlü iniş çıkışlarına karşın dünyayı yaşanılır kılma çabası vardır. Böyle olmasaydı 60’ların kanlı eylemleri içersinde “pencereyi kapama/ gök dolabilir içeri” diyemezdi Arkadaş Z. Özger. Keza Ali Rıza Ertan da onca kırımın ortasında “Gülle Büyüyecek Adı” yüceltmesinde bulunamazdı giderayak. Dahası Abdulkadir Bulut, kardeşliği be paylaşımı öne çıkaran terli haliyle “Bana bir gömlek dikebilir misin sen/ Üstünde zeytin ekmek yenmiş bir topraktan” diye soramazdı can dostuna.”

Bu kitabı hazırlarken, belli ki çok uğraşmış Günbaş. Kimi şairin doğum ve ölüm tarihlerini yalnızca mezar taşlarından öğrenebilmiş, kimilerini şair dostlarından. Eski dergilerin izini sürmüş. Dergilerin mutfağından geçmeyen kitaplara pek yüz vermemiş, anladığım kadarıyla. Bulabildiğince, ulaşabildiğince Cumhuriyet dönemiyle sınırlı bir antoloji hazırlamış. Kendisi buna “Kanamalı Antoloji” diyor. “Ah’lı vah’lı vicdani mızmızları bir tarafa bırakalım. Erken ölümlerden çok, erken şiirlerin yakıcılığını başat kılalım…” dese de belleğimde hüzün yüklü dizeler uçuşuyor:

………..

Bir zakkum ağusu damlar hüznüme

Şiirin kesik damarlarından

………..

Bu Kanamalı Antolojide, Şinasi Gündoğdu’dan Orhan Veli’ye, Bedrettin Cömert’ten Nilgün Marmara’ya, Uğur Kaynar’dan Behçet Aysan’a… 44 şair bulacaksınız. Onların dizelerinde kanayacak, kısa yaşamlarındaki verimliliğe hayran kalacaksınız. Nereden mi biliyorum? Kendi başımdan pay biçiyorum da…

ERKEN ÖLÜMLÜ ŞAİRLER ANTOLOJİSİ

AHMET GÜNBAŞ

Hayal Yayınları

  1. Basım, Nisan 2007, İstanbul

192 sayfa

Hiç yorum yok: